Ana sayfa

17 Ocak 2015 Cumartesi

Tokyo Disney Sea-1/ 東京ディズニーシー

Japonya'nın tatil çılgınlığınlığı sayesinde Tokyo Disney Sea' ye hafta içi gidebilme fırsatımız oldu. Hafta içi gitmek daha iyi çünkü cumartesi ve pazara kıyasla daha az insan oluyormuş. Bilet sırasındaki insanları görünce, insan hafta sonundaki yoğunluğu düşünmek istemiyor.
Disney'e gidebilmek için güne çok erken başladık. Saat 6'da kaltıktık. 7'de Inage istasyonundan Nishifunabashi istasyonuna gittik, oradan da Maihama istasyonuna gittik ve tren yolculuğumuz burada bitti. Maihama istasyonundan 7-8 dakika içinde Disney Sea'ye varabiliyorsunuz. Yürümeyi tercih etmezseniz tren ve otobüs de kullanabilrsiniz. Bunlar Disney'in tatlı otobüsü ve treni. Trendeki tutacaklar bile Miki Mouse kafasıydı. :)
           

Biz yürümeyi tercih ettik. Trene, akşam çok yorgun olacagımızı düşündüğümüz için akşam binmeye karar verdik. Disney Sea girişine geldik, birçok insanla beraber kuyruğa girdik ve 15-20 adım sonra girişte herkese günaydın diyen güvenlik görevlisi bayan ellerini kaldırdı ve içeri giremezsiniz dercesine ellerini salladı ve o an gerçekten şaşırdım çünkü herkes içeri giriyordu nasıl bir sebep olabilirdi ki. Japonların bize aşırı gelen gereksiz tedbirlerinden galiba diye düşündüm. Yabancıları ayrı bir kontrolden geçiriyor olabilirler dedim. Bunları 2 saniye içinde düşündüm. Japon arkadaşımız bayanla birşeyler konuştu anladık ki Reo bizi personel girişine sokmuş. Oraya bir Japon olmadan gitseydik büyük ihtimalle böyle birşey yaşamayacaktık. Japonlar hayata beklenmedik eğlenceli anılar katabiliyor. Disney'e yakışır bir başlangıç oldu. :)
 Disney Sea saat 8:30'da açılıyor ve bazı insanlar 7'de bile geliyormuş. İlk sıradan bileti alıp bir an önce şovlara, oyunlara katılabilmek için. Disney Sea'ye giderken yukarıda da dediğim gibi yanınızda Japon arkadaşınızın olması iyi bir şey. :) Çünkü, Disney küçük bir şehir gibi, tek başıma ilk 1-2 saat kesin kaybolurdum gibime geliyor. Saat 8:30'da açılmasına rağmen, eğer 1-2 saat kaybederseniz bütün şovları izlemeye zamanınız kalmayabilir. Çünkü her eğlence alanına girmeden 15 dakika boyunca kuyrukta bekliyorsunuz ve bu süre yaz aylarında ve hafta sonunda daha da artıyor.Ayrıca 'Fastpass' diye bir olay var, oldukça yararlı bir şey. Girişte aldığınız bileti Fastpass makinalarına koyuyorsunuz ve makina size her eğlence programı için ayarlanmış saatle beraber yeni bir bilet veriyor ve bu biletle kuyruk beklemeden oyun alanına katılabiliyorsunuz.
Genellikle Fastpass makinaları çok kalabalık olmuyor eğer sabahın ilk saatleri değilse. Tabii ki bir de popüler eğlenceler değilse.Bu kalabalık, sabah ilk gelen kişilerin Toy Story'nin  Fastpass biletini almak için girdikleri kuyruktan.

Toy Stoy hızlı geçiş biletimizi aldık sıra Disney Sea'de tur.
Mediterranean Harbor

 









Burdan Venedik Gondollarına binip kendinizi İtalya'da hissedebilirsiniz.

 

Şimdi de American Waterfront'a geldik.
 








Burada Tower of Terror adında bir eğledindiri var. Disney Sea'nin en iyisi diyebilirim. Koltuklara oturuyorsunuz ve asansörle önce en üst kata çıkıp sadece 2-3 saniyeliğine binanın açık yerinden bütün Disney'i görebiliyorsunuz ve o anda aniden aşşağı düşüyorsunuz.O düşüş anındaki korku ve heyecan sadece hissedilebilir anlatmak mümkün değil. Ve büyük ihtimalle en yukarı çıktığınızda(tam olarak ne zaman bilemiyorum) resminiz çekiliyor. O anki surat ifadenizi aşşağıya indiğiniz de görebilirsiniz. İşte bizim ki. :) Ön sol dörtlü. Buraya iki kere binmemize rağmen ikisinde de resmin ne zaman çekildiğini anlayamayıp ikisinde de surat ifadem böyleydi. :)

American Waterfront'da diğer bir eğlendiri; Toy Story Mania!!!!

Big City Vehicles
Bu arabalarla da Amerikan Waterfront etrafında dolaşabilirsiniz.



                 Ve birçok Disney karakteriyle heryerde karşılaştığınız gibi American Waterfront'ta da                                                                      karşılaşabilirsiniz.




Tokyo Disney Sea-2 de görüşürüz. :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder